Terapotik Masal:Adim Atan Tas
- Zeynep Seda Gençer
- 3 Mar
- 1 dakikada okunur
Masal: Adım Atan Taş
Uzak diyarlarda, uçsuz bucaksız bir vadi vardı. Bu vadide, insanlar yollarını kaybeder, bazen bir hedefe ulaşmak için yola çıkar, ama bir süre sonra durup kalırlardı. Çünkü vadinin tam ortasında kocaman, dev bir taş duruyordu. Kimisi onun etrafından dolanmaya çalışır, kimisi ona tırmanmaya kalkar, kimisi de taşın önünde oturup çaresizce beklerdi.
Yıllar boyunca bu taş, insanların yolunu kesmeye devam etti. Çoğu kişi onu aşamayınca geri döndü, pes etti.
Bir gün, vadinin içinden yürüyen genç bir kadın, bu taşa rastladı. O da önce etrafından geçmeye çalıştı, olmadı. Tırmanmaya kalktı, gücü yetmedi. Oturup düşündü.
Ama bu kez farklı bir şey oldu. O pes etmek yerine taşa sordu:
"Sen neden buradasın?"
Taş cevap vermedi. Ama genç kadın oturduğu yerden bir şey fark etti: Taşın yüzeyi biraz eğikti, sanki küçük bir hareketle oynayabilirmiş gibi görünüyordu.
Kadın ayağa kalktı, taşın bir kenarına dokundu ve küçük bir güçle itti. Taş hafifçe yerinden oynadı. Şaşırdı!
Biraz daha itti. Taş biraz daha hareket etti.
O ana kadar herkes taşın bir engel olduğunu düşünmüştü. Ama aslında taş, küçük bir hareketle ilerleyebilen bir şeydi. İnsanlar taşın büyük ve ağır olduğuna o kadar inanmıştı ki, onu hareket ettirmeye bile çalışmamışlardı.
Genç kadın taşın yanına geçti, ona yaslandı ve son bir güçle itti. Taş yuvarlanmaya başladı!
Önünde durduğu yol bir anda açıldı. Yol, her zaman oradaydı. Ama taş, yalnızca onu itmeye cesaret eden biri gelene kadar duruyordu.
Kadın yürümeye devam etti. Ve onu gören diğer yolcular, ilk defa o taşı hareket ettirebileceklerini fark etti. Birbirlerine yardım ederek taşları yuvarladılar, yollarını açtılar.
Vadide artık engeller durmuyordu. Çünkü biri çıkıp, taşın aslında hareket edebileceğini göstermişti.
Ve o günden sonra vadinin adı “İlerleyen Yol” oldu.
Comments